HALKIMIZ KİMİNLE SAVAŞTI Kİ BİR BARIŞ YAPSIN….!? – Zülfikar DOLUNAY

Yıllardır barış, halkların barışı, barış süreci ve son günlerde de inadına barış diyerek halkımıza bir savaş yapmışta barıştan kaçıyormuş muamelesi yapılıyor. Sürekli bu sloganlarla arzı endam edenler acaba halkımızın zihnine neyi oturtmaya çalışmaktadırlar..,Barış; kimler savaştı ki barış olsun..,hangi ülkelerle savaşıldı hangi devletlerle savaşıldı da barış diye feryat etmeye ihtiyaç duyuldu…?

Söz konusu barış Anadolu halkları arasında isteniyorsa bizim bilmediğimiz bir savaş mı yaptılar..? Türkler ile Kürtler arasında veya diğerleri arasında halk açısından hiçbir savaş veya düşmanlık yaşanmadı ki barış süreciyle halk arasında kanlı hadiseler tatlıya bağlansın. Halkımız dünya halkları içerisinde birbirlerine en çok bağlı ve kültürel yapılarıyla da en çok kaynaşmış hatta neredeyse çoğu insanın ne saf Türk ne saf Kürt olmadıkları ya annesi Türk babası Kürt veya babası Türk annesi Kürt olduğu herkesçe bilinen bir hakikattir…Çoğu ülkelere bakıldığında emperyalist emellerle halkları birbirine kırdırmak için yapılan en basit hile dahi yeterli olurken halkımızın birbirlerine olan bağlılığı ve bilinci o derece yüksek ki BOP projesi yani Büyük İsrail Projesi mimarlarınca onca yapılan fitneler tefrika ve ayrılık kin nefret tohumu ekme çalışmaları sonuç verememiş ve ciddi bir başarı da sağlayamamışlardır. Böyle bir halkın ne savaşı olmuş ki barış, barış süreci diye kulaklarımızı inletmektedirler…?

Zalimlerin zulümleri genel olmuş bundan bütün halkımız payına düşen kısmını göğüslemek zorunda kalmış ki asıl planlar ülkemizin güneydoğusu üzerine olunca orada bu zulümler daha bir hissedilmiştir. Hakikatte Anadolu halkına reva görülenler asla anlatılamaz yazmakla bitirilemez belki başka bir ülkeye az birazı yapılsaydı o ülke halkı çoktan yok olurdu tarumar olurdu…Ekonomik, mesleki, eğitsel, kültürel ve hem toplumsal hem bireysel acılar ve sıkıntılar ancak yaşayanların bileceği durumlardır. Ancak bu durumlar halkımızın birbirine yaşattığı veya yaşatmak istediği kısacası halkımızdan kaynaklı problemler değildi. Bunlar Amerikancıların halka uyguladığı ve bu durumlar üzerinden hedeflerine ulaşma çabalarıydı.

Bu hakikatler noktasında konuya bakacak olursak halkların barışı veya barış süreci gibi sloganlar asla masum ve iyi niyetle söylenmiş değildir. Her ne kadar bu sloganlar aldatılmış bir kısım insanlarımıza söyletiliyorsa da kulağa hoş geldiğinden ve barış kelimesiyle maskelendiğindendir.

Zulüm ve cinayetler Türk, Kürt.. tüm halkımıza karşı yapılmıştır. Yoksa halkımızın birbirleriyle yaptıkları bir savaş yok…Bir bütün olan Anadolu halkını sanki karşılıklı bir savaşın içindeymişler de çok barış severler bu duruma üzülerek barış süreci başlatıp halkımız arasında barış yapmaya çalışıyorlarmış imajı vermekteler; bunda ki asıl gayeleri ayrı ülkeler-devletler ve halklar olduklarına birbirlerinden ayrılmış olduklarına tüm halkımızı ikna ve telkin etmektir….BU İKNA VE TELKİN BÜYÜK İSRAİL DEVLETİNİN TÜRKİYE AYAĞINDA Kİ BÖLÜMÜ AYIRMAYA ÇALIŞMA VEYA AYRILMIŞ İZLENİMİNİ SUNMAYA ÇALIŞMA UĞRAŞILARIDIR….

Siyonizm ve emperyalizm kökenli şeytanlar birbirlerine muhalefet ve zıtmış numaraları yaparak halkımızı da kutuplaştırmaya ve böylece daha çabuk ayrılmalarını sağlamaya Büyük İsrail Projesini belirlenen tarihe kadar yetiştirmeye çalışmaktadırlar. Komşu ülkelerde yaşanan parçalanma ve dağılma ve halkların katledilmesi yarın ki adresin neresi olacağını bizlere göstermektedir ki son zamanlar da yaşanan acılar bu söylediklerimizin açık delilidir…

Bu vatan bütün Anadolu halkına aittir. Vatan ise bizim evimizdir halk olarak içinde bulunduğumuz gemidir. Bu gemiyi bir bütün olarak savunmalıyız korumalıyız. Geminin herhangi bir yerinde olacak hasar bütün gemi sakinlerini etkileyecek veya gemi batarsa tüm halk batar fikrine sahip olarak hareket etmeliyiz…Halkımız arasında ayrılık ve tefrika körükleyenlere ve ırkçılık veya mezhepçilik yapanlara asla itibar etmemeliyiz. Tüm halkımızı bir aile olarak değerlendirmeliyiz. Aile fertleri olarak tüm kardeşler birbirimize sımsıkı kenetlenmeliyiz.
Aile bütünlüğümüze zarar vermek isteyenlere nasıl karşı duruyorsak halk bütünlüğümüze dil uzatanlara da öylece karşı durmalıyız.

Anadolu halkı-Anadolu ailesi zalim düşmanlarını emperyalist şeytanları bu bilinç ve hareketle kahrı perişan edip yok edecek oların kapkaranlık planlarını tarihin çöplüğüne gömecektir…inşaAllah.