Kaynaklar'dan...

Büyük İsrail’e Adım Adım – Barzani Gerçeği

siyonist-barzani

ARZ-I MEV’UD (Vaat Edilmiş Topraklar)

İsrail, bugün Kuzey Irak’ta bir Kürt devletinin oluşması için çabalamaktadır. Bugün de aynı süreç ABD’nin desteğiyle yürütülmektedir. Öbür yandan İsrail’in egemeni olan Yahudiler için Nil Nehri ile Fırat Nehri arasındaki topraklar Yahudilere Allah tarafından verilmiş yerlerdir. Bu hüküm, Yahudilerin uydurduğu kutsal kitabı Tevrat’ta (Tekvin 16/12) yer almaktadır. Bugünkü Yahudi nüfusun yarısını oluşturan aşırı Yahudiler; buna inanmakta ve bunu hayata geçirmek için yaşamaktadır. Ayrıca İsrail Parlamentosu Knesset’in girişinde ‘İsrail’in sınırları Nil’den Fırat’a kadardır’ yazısı bulunmaktadır.

BARZANİ KİMDİR?

Kendisi de bir Kürt Yahudisi olan UCLA öğretim üyesi Prof. Yona Sabar, yazdığı kitapta bu iddiaları doğruladı. Tarihçi Ahmet Uçar da, Osmanlı arşivlerinde, Sallum Barzani adlı bir hahamın önce Selanik’e, arkasından da Kudüs’e sürgün edildiğine dair bir belge yayımladı. Bilindiği gibi, Molla Mustafa Barzani ile oğlu Mesut Barzani, İsrail’le kurduğu iyi ilişkilerle tanınıyor ve İsrail öteden beri Irak Kürtleri’nin bağımsızlığını destekliyor.

1982 yılında Yale Üniversitesi tarafından yayımlanan ‘‘The Folk Literature of the Kurdistani Jews: An Anthology (Kürdistan Yahudilerinin Halk Edebiyatı: Antoloji) başlıklı kitap, başlangıçta sıradan bir antropolojik çalışma muamelesi gördü. Kendisi de bir Kürt Yahudisi olan ve Los Angeles’teki Californiya Üniversitesi’nde (UCLA) görev yapan Prof. Yona Sabar tarafından kaleme alınan kitap, büyük çoğunluğu Kuzey Irak’ta yaşayan Kürt Yahudileri’nin hayatına ışık tutuyordu.

Ancak, Prof. Yona Sabar’ın kitabında daha ilginç bilgiler de vardı. Bunlardan en önemlisi de Barzani ailesi ile ilgiliydi. Prof. Sabar’ın verdiği bilgiye göre, 16. ve 17. yüzyılda bölgede yaşayan ailelerin en ünlülerinden biri Barzani ailesiydi ve bu aileye mensup hahamların kurduğu Yahudi eğitim kurumları büyük bir itibara sahipti. Öyle ki, başta Mısır olmak üzere Ortadoğu’nun muhtelif ülkelerinden buraya öğrenci akını oluyordu. Hatta, Haham Nathanel Barzani, bölgede nadiren görülen zenginlikte bir kütüphaneye de sahipti ve kitapların büyük çoğunluğu da el yazmasıydı. Bu kitaplar, yine haham olan oğlu Samuel Barzani’ye miras kalacaktı. İşin daha da çarpıcı yanı, Amerikan reformcu Yahudileri tarafından tam bir yüzyıl sonra kabul edilecek olan ilk kadın haham da Samuel Barzani’nin kızıydı ve ismi de Asenath Barzani’ydi.

Konuya ilişkin görüşlerine başvurduğumuz Prof. Yona Sabar, Yahudi Barzani ailesinin kurucusunun 16. yüzyılda yaşayan Haham Samuel Barzani olduğunu belirterek, ailenin sonraki yüzyıllarda Musul, Kerkük ve Erbil yöresinde etkili olduğunu söyledi. Ancak, Barzani ismini taşıyan herkesi Kürt Yahudisi olarak görmenin doğru olmadığını savunan Prof. Yona Sabar, Barzan doğumluların bu isimle çağrıldığını söyledi.

Ancak, tarihçi Ahmet Uçar, Osmanlı arşivlerinde bölgede bir tek Barzani ailesi bulunduğuna dair kayıtların yer aldığını hatırlatarak, günümüz Barzanileri’nin atalarının Yahudi olduğundan şüphe duyulamayacağını ifade etti. Ahmet Uçar, Prof. Sabar’ın, Barzaniler’in ne zaman müslüman olduklarına ilişkin detaylara girmediğini de savundu.

Ahmet Uçar’ın yine Osmanlı arşivinde bulduğu bir başka belge ise 1856 yılında Sallum Barzani isimli bir hahamın, Musul’dan Selanik’e, oradan da Hahambaşılığın özel ricası ile Kudüs’e sürgün edildiğini gösteriyor. Uçar’ın ifadesine göre, ‘‘Kudüs’e Yahudi iskánı ile tereddütler olduğu için; Hariciye Nezareti’nin de görüşü alınarak 29 Şubat 1856’da Hahambaşı’nca verilen dilekçe Osmanlı hükümetince 11 Nisan’da görüşülerek uygun bulunmuş ve Sallum Barzani 20 Nisan 1861’de bir irade ile Kudüs’e sürülmüştü.’’ Uçar, Tarih ve Düşünce Dergisi’nde konu ile ilgili olarak yazdığı yazıda şöyle devam ediyor: ‘‘Mustafa Barzani’nin yıllar sonra kurduğu ilişkiler, hahamlarla Sallum Barzani ailesi arasındaki ilişkilerin yıllarca sürdüğünü göstermektedir. Molla Mustafa Barzani, 1950’den beri sık sık ziyaret ettiği İsrail’de her zaman Kuzey Irak kökenli, Kürtçe konuşan bir Yahudi hahamın evinde kalmaktadır: Haham David Gabay.’’

Siz Yahudi Kürtler konusu ile ne zaman ilgilenmeye başladınız?

– Batılı seyyahların Kürtçe konuşan Yahudiler’den söz edildiğini görüyorsunuz. Ben bunu okuyunca, Başbakanlık Arşivi’nde, bölgedeki yerleşime ilişkin araştırmalar yaptım ama uzunca bir süre bununla ilgili herhangi bir evrak bulamadım. A. Medyalı isimli birisinin yazdığı ‘‘Kürt Yahudiler’’ isimli bir kitaba rastladım. Faik Bulut’un ‘‘Filistin Rüyası’’ isimli kitabında da İsrail’de Kürtçe konuşan Yahudiler’in bir organizasyonundan bahsediliyordu. Araştırmalarım sonucunda, Kuzey Irak’tan İsrail’e göçler yaşandığını tesbit ettim. Bugün İsrail’de geniş bir Kürtçe konuşan Yahudiler topluluğu mevcut.

Peki ya Barzani ailesi?

– Barzani ailesi ile ilgili ilk iddiaları da Amerika’da yaşayan ve kendisi Kürtçe konuşan bir Yahudi olmakla kalmayıp bu konuda uzman olan Prof. Yona Sabar’ın bir kitabında rastladım. Prof. Sabar, Barzani ailesinden gelen hahamların bölgede dini çalışmalar yaptıklarını söylüyordu. Bunun üzerine ben Barzani ailesinin kökenlerini araştırmaya başladım.

Ne buldunuz?

– Bir defa bölgede Barzani adıyla bilinen tek bir aile var. Bu aile, Kuzey Irak”taki Barzan köyünde yaşıyor. Osmanlı Arşivi’nde çalışırken, bu aile ilgili bir belge buldum. Bu belgede, 1855-56 yılında bu köyün mensuplarından Sallum Barzani adlı bir hahamın önce İstanbul’a, arkasından Selanik’e sürgün edildiği belirtiliyor.

Başka bir belge veya delil var mı elinizde?

– Molla Mustafa Barzani, ilk kez 1967 yılında İsrail’e gidiyor. Kendisini kabul eden İsrail Savunma Bakanı Moşe Dayan’a, hediye olarak bir ‘Kürt hançeri’ ile birlikte, Kerkük petrol rafinelerinin planlarını da getiriyor. Mart 1969’da yapılan bir operasyonda da Barzani-Mossad işbirliğiyle Kerkük rafinerileri bombalanıyor ve çalışamaz hale getiriliyor.

Barzani aşiretinin Yahudi kökenli olduğunun anlaşılması, bölgeye ve tarihe bakışımızda değişikliklere sebep olabilir mi?

– Olmaz mı? Tevrat’ta ‘‘Vaadedilmiş Ülke’’ olarak Nil’le Fırat arasının işaret edildiğine dair yorumlar vardır. Ayrıca, Barzani ailesi sürekli Mehdi çıkartmaktadır. Yahudilik’te de Mehdilik çok önemlidir. Ama bir yanlış anlaşılma olmasın. Ben bütün Kürtler Yahudi’dir filan demiyorum ama Barzani ailesinde bu nettir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu