Yazarlar'dan...

Rodin-Namı diğer Düşünen Adam Heykeli – Ramazan BAŞAR

rodin

Rodin-Namı diğer Düşünen Adam Heykeli – Ramazan BAŞAR

Daha önceden randevu alıp ta geldiğim Mazhar Osman SSK Hastanesinde, sosyal güvencem olmadığından ( 15 lira olan muayyene ücreti 3 kat artmıştı.) 54 lira istedi gişedeki sorumlu.

Üzerimde yeterince bozukluk olmadığını, çalışmadığımı ve KPSS sınavına hazırlanan üniversite mezunu oldugumu dile getirdim lakin gişedeki görevli şikayetimi hasta haklarına bildirmem gerektiğini söyledi. Gittiğim ‘hasta’-nenin’ hakları şubesi ellerinden bişey gelmediğini devletin çıkardığı yasalar doğrultusunda hareket ettiklerini anlattı. Yılmadan, yorulmadan koşar adımlarla, Başhekim Yardımcısının karşısına çıktım Sosyal Hukuk devleti olarak Anayasanın 2. Maddesi gereği sağlığın ücretsiz olması gerektiğini bildirdim. Birkaç yere telefon eden Başhekim yardımcısının bilgisayarında, açık olan sayfada gündemle ilgili “Soma’da Bağıra Bağıra Facia!” spotu dikkatimi çekerken hemen diğer linkte popüler bir sitede batak oyunu facianın acısını geçiştirircesine açık duruyordu!

Onca telefondan sonra, müdür yardımcısına sevkedildim. 1 saate yakın toplantısı süren müdür yardımcı başından salarcasına güvenlik görevlisi aracılığıyla, taahhüt birimine gönderdi.

Taahhüteki çalışan, 10 günlük senet imzalayıp öyle işlem yapabilme şansım oldugunu, senedi ödeyemesem hacizle karşılacağımı, kaymakamlıga gidip vakıfa derdimi anlatmamı buyurdu.
3 saate yakın koşuşturma ve oyalama neticesinde sistemde 2 bin liraya yakın birikmiş GSS Prim borcu olduğumu bu parayı yatırma koşuluyla ücretsiz faydalanma imkanım olacağını dile getirdi!
Son 2 yılda sigortalı işlerde 4 aya yakın çalıştığım için soğuk algınlığı ilaçlarını %20 ödeyerek almıştım ama ne hikmetse bir Aspirin bile almadığım halde 2 bin lira durduk yere borçlu çıkmam sinir katsayımı daha da artırdı. Şifa bulmak için geldiğim hastanede ruhum daha da depreşti.

Söz konusu olan burada para değil; trilyonlarca kara para vurgunu yapanları Aklayanlan sistem, Sosyal hukuk devleti TC’nin, zor durumda olan vatandaş için aynı duyarlılığı göstermemesi!

Her gittiğimi birimde, oradaki yetkililerle ağız dalaşına girdim; sistemin herkesi ezdiğini ve mağdur olan ınsanların bu durumda cam çerçeve indirmemekte haksız mı oldugunu dile getirdim.
Bunlara gerek yok hakkınızı baska türlü arayın diyen 900 tl’ye çalışan sekreterin yüzüne, zamanında 1 Mayıslarda insanlar mucadele etmeseydi su an 14 saat calısırdın dediğimde başını önüne Eğip sustu.
Bu insanlar, prangalarının farkında olmayan kredı borcuyla köle halıne getirilen kapitalist sistemin kurbanlık koyunları.

Taahhüt birimindeki gencin masasında Sendika takvimi dikkatimi çekti ve daha da öfkelendim. Bu duyarsızlık, kepazelik midemi bulandırdı.

Muaviye’nin yüzüne “bu sarayları ne ile yaptırıyorsun? eğer halkın parasını ve malını harcıyorsan bu zulumdur, kendi paranla yaptırıyorsan bu israfıtır.” “evinde ekmeği olmayan yoksulun eline kılıcı alıp bütün halka karşı ayaklanmamasına şaşarım” diyen Ebu Zerr El Gifari Hazretleri İslam coğrafyasında muktedirlerin bu doymak bilmeyen açgözlülüğü ve hırsına tanık olsaydı yalnızlığa gark ettiği dürüstlüğüyleisyan ederdi Islamı sömürüye araç edenlere ve mazlumları dillendirip sadaka kültürüne razı eden bu düzene…

Neyse konuyu fazla dağıtmadan, düşünen adamın suskunluğu beni daha derın isyanlara ve öfkeyle yoğurduğum harcımı azgın bir gebelik halinde doğurmaya her geçen gün daha yakınlastırmaya devam ede dursun, Haksızlık karşısında sussan dilsiz şeytanlar ve bana dokunmayan bin yaşasın diyen 3 maymunu oynayanlar elbet birgün halkın coşkun akan seli karşısında vicdan ve adaletin ne olduğunu öğrenecek ya da hatırlayacaktır…

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu